TİCARİ BİR HİZMET SEKTÖRÜ OLARAK “Bağımsız” Denetim

Nobel ödüllü ABD’li iktisatçı STIGLITZ’in tabiriyle ;” Asıl sıkıntı yaratan tablo şu: Denetçilerin denetledikleri şirketlerden para alıyor olması, doğal olarak onları memnun etmeye çalışması; sonuçta hangi muhasebeci ile çalışacağına o şirketin (ve üst düzey yöneticilerinin) karar veriyor olmasıdır.“

Enron firmasının başını çektiği büyük firmalar,2001 yılında dünyaya yaşattığı ekonomik buhranlar neticesi  sermaye piyasasına olan güveni daraltmışlar ve bu durum ekonomilere olağanüstü zararlar getirmiştir.

Bu aşamada beklenmedik bir şekilde ortaya çıkan bu iflaslardan gerekli dersleri çıkararak bir daha böyle sıkıntıların oluşmaması yönünde öngörülem çözüm önerilerinin bütünü Temmuz 2002’de yasalaşarak yürürlüğe “Sarbanes-Oxley” veya SOX adı ile yürürlüğe girmiştir.

Bu arada asıl önemli olanın ise Bağımız Denetime getirilen düzenlemeler ve bu düzenlemeler çerçevesinde tüm dünya ekonomilerininde buna göre evrilerek yeni kurum ve kuruluşlar ile Sermaye Piyasalarına güven ortamları yaratmak asıl hedef haline getirilmiştir.

Bizimde tüketici yasası da dahil olmak üzere BDDK,TTK,SPK v.s. kanunlarında iyileştirmeler özellikle bu yaşanan felaketin ardından alınan tedbirler olarak dikkat çekmektedir.

Başarılı olundu veya olunacak ayrı konu..Ve fakat Bağımsız Denetim olgusunun, en azından Türkiye de önemine binaen, temellerinin atılması zarureti hasıl olmuştur.

Bu konuda gerekli çalışmaları yaparak R.G. Tarihi : 2/11/2011-No : 28103 KHK/660 sayılı “Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” (KHK) 2 Kasım 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmış ve aynı tarih itibarıyla yürürlüğe girmesi ile ivme kazanmıştır.

Bağımsız Denetimin düzenlenmesi ve yönetilmesi, bu amaca münhasır bir Kurum ihtiyacı doğurduğundan, 660 Sayılı KHK ile Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) kurulmuştur.

Eş zamanlı olarak hemen hemen çalışmaları yapılan ve birbirini destekleyen pozisyonu gereği 01 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe giren revize TTK işte tam burada sadece halka açık olanlar için değil tüm sermaye şirketlerinde bağımsız denetim getiren hükümleriyle “bağımsız denetim” kurumunu yeni bir aşamaya taşımıştır.

Mesleğin bağımsız olması,bağımsız kalması ve yine meslektaşın kendini bağımsız hissetmesi yasaların tam ve adil kullanımı çerçevesinde olmakla beraber, sektördeki    “tercih edilme, beğenilme vs. hakkı” gibi rekabet olanaklarıyla donatılmaları hassasiyeti yukarıda belirlenen TTK ve KGK tarafından önemle denetlenmelidir.

Denetim, başka bir perspektiften bakıldığında Bağımsız Denetçi ile firma arasındaki menfaat veya çıkar ilişkisi ile kader birliğini de beraberinde getiren bir ekmek kapısıdır.

Dolayısı ile bağımsız denetim işi ticari bir iştir, bağımsız denetim de ticari bir hizmet sektörüdür.

Haksız rekabetin “sağlıklı seviyelerde tutulması” sektörün ve dolayısıyla sermaye piyasalarının geleceği bakımından kritik önem arz etmektedir.

Türkiye düzleminden hareket ile bağımsız denetim işinin kime ne kadar nasip vereceği köşeleri kapmış büyük yabancı sermayeli denetim firmalarından bağımsız denetçilerin bağımsızlıklarını koruyarak nasıl ve hangi düzeyde işle kapacağı bir muamma olarak ortada durmaktadır.

Denetim faslının daha taban firmalara kadar düşürülmesi olasılığı ise bu sektöre ilginin artarak yeni bir iş kapısı olarak umutla bakılmasına sebep teşkil etmiştir.

Prestijli konumu itibari ile prezentabl olmayı da içeren bu çekim merkezli meslek, özenle yönetilmesi gereken, hata ve iltiması kaldırmayacak” kritik konuları da barındırmaktadır.
Piyasa gerekli seleksiyonu kanun ve yönetmeliklerden önce yabancı ve yerli kaynakçalar eşiğinde öğrenerek türlü oluşumları vasıtasıyla küresel networke entegre olacaklardır.

Fakat kalite ve bilgiyi özellikle dikkate alarak farkındalıklar yaratmamız gerekir.

Sadece sektörde bağımsızlığı tartışmanın üzerimize vazife bir anlamı yoktur.

Temel olan doğruluk ve dürüstlük erdemleri çerçevesinde muvaazadan ari olarak Mali Müşavir mesleğinin ağır şartlarından gelerek basit kurnazlıklara kaçmamak işin önceliği olmalıdır.

Biri diğerinin mükellef kabilinden denetlenecek firmalarına bakması ve gerçek rasyoları düzenleyememesi sonucu firmanın iflası v.s. mesleğin ve meslektaşın sonunu getirir.

Hal böyle olunca yabancı denetim firmalarının dertlendiğimiz biçemi ile bigfour gibi vesayetinden kurtularak kendi T-SOX’ımızı başkaları kendi bildiklerince yazarlar ve Biz onların uygulayıcısı oluruz.Bu meslekte ötesi olmayanın ancak vatana ihaneti olur ki kendi kendimize yetemediğimiz gibi başkasının bigfive , bigsix…lerine muhtaç ülkemizi denetlemelerini seyrederiz.

Bağımsız Denetçi belge ve kimliklerinin dahi hem İngilizce ve hemde Türkçe olması vesilesi ile  bugünden yarına dünya sathında geçerliliği olacak bir meslek ifa ediyor olacağız anlamını yüklemektedir.

Dolayısı ile güçlü sermayeli denetim firmaları ile önce ülkemizde ve sonra dış pazarda mücadele edebilecek ortamların ve etik kuralların hazırlanması ilgili kurumlarca sağlanmalıdır.

Genç kuşaklarımızın firmalar emperyalizminden kurtulabilmesi adına geleceğe özgür ve iyi denetlenebilen geneli kayıt altında olan ekonomisi bağımsız dolayısı ile egemenlik iradesine sahip bir yurt bırakmak için mücadele ruhunu aşılamamız ve o çizgide buluşmamız lazım.

Az seviyeli siyasetin Meslek ve Meslektaşa zararından çok yararı vardır elbet.
Gelecekte iyi bir pazar olacağı her türlü teknik terminilojisinden de belli bağımsız denetim sektörü dinamikleri ile CIA-CPA-CFA v.s. kimlikleri yaratmıştır.

Çekim alanı oluşturacağı çok belli olan bu mesleki yapılar, tümüyle gelecekte cazibe merkezi olarak zorlu bir katmanda kravatlı ekmek parası kazanma keyfi olacaktır.
Pekde kolay gelinen bir mertebe olmadığı gibi, gelindiğinde de bir takım zorluklar olmasına rağmen, ücreti,itibari gibi kişinin ruhunu okşaması da geçer akçesi olacaktır bu işin.

“Sonuçta, kurumlar, ilkeler, sektörler insan ile var olurlar. İnsanın dikkate alınmadığı, beklenti ve umutlarının, çıkar ve hırslarının gereği gibi yönetilmediği ortamlar faydadan çok zarar üretir. “

Ticari bir hizmet sekötürü olarak “Bağımsız” Denetim , standart ve kuralları doğru konulduğu vakit, geleceğe hükmeden ekonomileri yaratan bir meslek olarak hakettiği yere vasıl olacaktır.

Kaynak:

-Selahattin İPEK-Bağımsız Denetim Nedir? Gelişimi hakkında hatırlatmalar

– Oğuz Çetinkaya- Türkiye’de “Bağımsız” Denetime Doğru

– 660 Sayılı KHK.

E-posta Girişi
E-Mükellef Girişi